Kayıtlar

2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Rock Gruplarının İsim Koyma Çilesi Üzerinden Türk Mizahına Bakış

Resim
Sosyal Medya, hele hele Twitter'da kısa bi' mesai yaparak komikliğin Türk ata sporlarından biri olduğu algısını edinmeniz çok muhtemeldir. Hemen herkes gündemdeki bir olay ya da ünlü biri tarafından yapılan bir gafla kendince alay etmeye çalışır ve bunların bi çoğu da yaratılcılıktan uzak olduğu için birbirine benzer. Mizah literatürüne bu durumu 'akla gelen ilk espriyi komik zannetme' başlığıyla geçebiliriz. Yalnız, bu durumdan daha da fenası vardır -ki aslında bu yazının da konusu olan- kelime esprileri! Mizahın kendisinin zaten ince bir zeka üzerine bina edilmiş olduğunu düşünürsek, bunun en çok inceldiği yer neresidir derseniz, işte orası kelime espirileri! Hem etimoloji bilgisi gerektirir, hem yaratıcı bağlama yeteneği hem de duruma, zamana uygunluk... Bu koşul ve yeteneklerin iyi bir karmasına nadiren rastlandığı içindir ki hepimizde yerleşik olan genel kanı 'kelime espirisi eşittir kötü espiri' şeklindedir. Böyle düşünmekte bir çoğunun haklı nedenleri

Okul buluşmaları keyifli gözükse de sancılı geçer!

Resim
Okul buluşmaları keyifli gözükse de sancılı geçer! Bi kere buluşma boyunca Erkekler; mezuniyet sonrası kimin daha çok para kazandığını kestirmeye çalışmaktan ne yediğinden bişiy anlar ne içtiğinden... Saatler, mümkünse kol düğmeleri, blazer ceketler, ceplerden çıkan kalemlerdedir gözler hep... (Vay i.ne! Mont Blank mi o? diye iç geçirmeler filan olur mesela) Tabii ki arabası yeniyse çıkışta en önden koşup mutlaka tüm katılımcıların önünden el sallayarak çıkılır, Allah'ın emri... Kızların durum da çok farklı diğildir. Daha paltolar üstten çıkmadan illaki Iphone'lar konur masaya ama tabii ki ortalama bir Türk kızı için bu yeterli olmaz hemen davetliler gözle süzülmek suretiyle baştan aşağı taranır ve diğer kızların boy-kilo endeksi hesaplanarak büyükten küçüğe sıralanır. Kendisinden zayıf olanlara hemen burun kıvrılarak için için çirkin, çiroz vb. isimlerle damgalanır. Buluşma çocukluysa ilk soru hiç değişmez: Hangi okula gidiyo? (Yani özel okula verebildiniz mi?) Son

İnsan Zekâsına Sosyal Zekâ ve Multiple Intelligence Theory üzerindenbir bakış

Resim
Beylik lâflara bu ünvanlarını kazandıran şey, lâfın hakikaten beylik olması kadar neredeyse herkes tarafından sevilmeleri olsa gerek. "Öğrenmenin yaşı yok!" da benim sevdiğim beylik lâflardan biri. Geçtiğimiz Pazartesi, öğrenmenin yaşı olup olmadığını yerinde test etmek için Sosyal Zekâyı kendine konu edinmiş bir kişisel gelişim eğitimindeydim. 2 gün süren eğitim boyunca, tamamlamak için maaş aldığım işler toplanmış beni bir kenarda beklerlerken ben, eğitimle haşır neşir olup lise talebesi tadını yakalama fırsatı buldum. Bi' kere "Biz pozitif bilimler okumuş adamız! Empatiydi, sosyal zekâydı boş işler! Böyle yaşam koçuydu kişisel gelişimdi tatavaları bize gelmez, biz (ben ve Nihat Doğan) bu işin kitabını yazmışız arkadaş!" kolaylığına kaçmadan iki gün boyunca anlatılanların ve eğitmenin hakkını baştan vererek başlayayım. Bi' çok şey öğrendim. Belki başka yazılarda bunlara da değinirim ama şimdilik benim için en çarpıcı olanla başayacağım: Bu güne ka